Yüreğimin en sessiz harfiyle sesleniyorum sana. Sen yine aşka sağır susuşunla, Şiirimden kanıyorsun. Oysa kanayan gözlerimde seni taşıyorum bilmiyorsun. Kelimeler batarken kuytularıma, Gözlerimdeki hazandan eylül kokusu getirdim sana. Yalnızlığıma biriktirdim seni İsmini düş yaptım kendime..Sende tutsak oldum içimin zindanlarına, Sen avaz avaz koşarken ayrılığa, Ben en sessiz cümlelerimi ayırdım yalnızlığıma Noktalarımdan yakaladı hayat, Ayaklarıma takıldı düşler ve sözler. Sana kelepçeli düşlerden zaman ördüm, Çığlık çığlığa susuşunla bir değil binlerce öldüm. Damarlarımdan çekildi sensizlik, Bir sürgün başladı içime. Yanıp yanıp kül oldum sana, Ayrılığına savrulup dem vurdum aşka..Şimdi en siyah bir gecede, Sözler kaçıyor bir bir sessizliğe, Hüznün yağmurunda buluşuyor ayrılığın taneleri. Yine şiirime sen bulaşıyor. İklimime sen düşünce , ben üşüyorum. Soğuğunda erirken, bir köz oluyorum..Susuyor saatler zaman terk ediyor beni. Bense hangi mevsime dönsem; sen estiriyor bu şehri. Nereye gidersem gideyim, kaçış yok biliyorum, Seni ardımda bırakmadıkça, Söküp içimden gitmedikçe, Sende başladığım her yol sana çıkıyor. Kendimden vazgeçiyorum öyleyse, beni bırakıp ardıma gidiyorum. Meçhullerin sürüklediği bir hayatı bırakıp avuçlarına Gömüyorum tüm şiirleri aşka, Senden, benden geçip gidiyorum zamansızlığa !...